Tarih: 12 Mart 2025

Türkiye’de alacak yönetimi adı altında faaliyet gösteren bazı firmaların, vatandaşları tehdit ve abartılı taleplerle mağdur ettiği iddiaları her geçen gün artıyor. Bu kez, Mehmet Ş. adlı bir vatandaşın yaşadığı olay, 0212 373 55 80 numaralı telefon üzerinden arayan ve kendini AKS Alacak Yönetim Danışmanlığı ve Hizmetleri A.Ş. olarak tanıtan bir ekibin hukuksuz ve mantıksız taleplerini gün yüzüne çıkardı. Mehmet Ş.’nin anlattıkları, bu tür firmaların işleyişine dair ciddi soru işaretleri uyandırırken, konunun dolandırıcılık boyutuna varabileceği şüphesini de beraberinde getirdi. İşte detaylar ve çarpıcı gerçekler…

Olayın Başlangıcı: 52 TL’lik Borç İçin 1600 TL Talep

Mehmet Ş., yaklaşık iki hafta önce 0212 373 55 80 numaralı telefondan arandığını ve kendisine Turkcell’e olan borcundan dolayı icra işlemi başlatılmadan önce iletişime geçildiğinin söylendiğini belirtiyor. Turkcell’in resmi sitesine girerek fatura sorguladığında, 053928 ile başlayan numarasına ait 1 TL 56 kuruşluk bir borç göründüğünü ve bu borcu kredi kartıyla ödediğini ifade ediyor. Ancak asıl şok, bu ödemeden sonra gelen mesajla başlıyor. Mesajda şu ifadeler yer alıyor:

“Ek olarak, asıl alacak tutarı 52.9 TL olan fatura borcunuz, faiz ve sair masraflar da ayrıca tarafınızdan tahsil edilmek üzere Nisan 2021 tarihinde AKS Alacak Yönetim Danışmanlığı ve Hizmetleri A.Ş.’ye devredilmiştir. İlgili firma ile 0212 373 55 80 numaradan iletişime geçebilirsiniz.”

Mehmet Ş., bu mesajı görünce numarayı tekrar aradığını ve 52.9 TL’lik borcun varlığını sorguladığını anlatıyor. Karşı taraf, borcun ödenmesi için 1600 TL’lik bir rakam talep ederken, aksi takdirde icra yoluyla 5-6 bin TL’lik bir haciz işlemi başlatılacağı tehdidinde bulunuyor. Mehmet Ş., “52 TL’lik bir borç nasıl olur da 1600 TL’ye çıkar, hatta icra ile 5-6 bin TL olur? Bu tamamen akıl dışı bir talep!” diyerek tepkisini dile getiriyor.

Faiz Hesaplaması: 52 TL, 1600 TL Olur mu?

Türkiye’de borçlara uygulanan yasal faiz oranları, Merkez Bankası tarafından belirleniyor. 2025 itibarıyla tüketici kredileri ve benzeri borçlar için yasal faiz oranı yaklaşık %49 civarında. Mehmet Ş.’nin borcu Nisan 2021’de devredilmişse, bu tarihten Mart 2025’e kadar geçen süre yaklaşık 4 yıl (48 ay). 52.9 TL’lik bir borca %49 faiz oranıyla yıllık hesaplama yapıldığında:

1. Yıl Faiz: 52.9 x 0.49 = 25.92 TL (Toplam: 78.82 TL)

2. Yıl Faiz: 78.82 x 0.49 = 38.62 TL (Toplam: 117.44 TL)

3. Yıl Faiz: 117.44 x 0.49 = 57.55 TL (Toplam: 174.99 TL)

4. Yıl Faiz: 174.99 x 0.49 = 85.75 TL (Toplam: 260.74 TL)

Bileşik faiz hesaba katılsa dahi, 52.9 TL’lik bir borç 4 yılda maksimum 260-300 TL civarına ulaşabilir. Üstelik Mehmet Ş.’nin belirttiği gibi, Nisan 2021’de faiz oranları %5’ler civarındaydı (o dönemde yasal faiz oranı yaklaşık %9-15 arasındaydı). Bu durumda borç, en fazla 80-100 TL bandına çıkabilir. Peki, 1600 TL’lik talep nereden geliyor? Dahası, icra ile 5-6 bin TL gibi uçuk bir rakam nasıl ortaya atılıyor?

Alacak Yönetim Şirketlerinin Kirli Oyunu

Mehmet Ş., bu tür şirketlerin borçları genellikle asıl değerinin çok altında devraldığını vurguluyor: “50 TL’lik bir borcu 5 TL’ye alıyorlar, çünkü bu borç zaten tahsil edilememiş. Sonra bu 5 TL’lik borcu binlerce liraya çevirip insanları tehdit ediyorlar. Bu resmen mafya usulü bir iş!” Alacak yönetimi sektöründe bu uygulamanın yaygın olduğu biliniyor. Firmalar, bankalar veya operatörlerden tahsil edilemeyen borçları düşük bedellerle satın alıyor ve ardından vatandaşlardan fahiş tutarlar talep ederek kâr elde etmeye çalışıyor. Ancak burada sınırları zorlayan bir hukuksuzluk göze çarpıyor.

Tehdit ve Yasal Boşluklar

Mehmet Ş., 1600 TL’lik talebi yüksek bulduğunu ve makul bir rakam önerdiğini belirtmesine rağmen, karşı tarafın “Başka biri sizi arayacak” diyerek konuyu kapattığını söylüyor. Aradan 15 gün geçmesine rağmen ne bir arama ne de resmi bir tebligat yapıldığını ifade eden Mehmet Ş., “Bana herhangi bir evrak gelmedi. Telefonla tehdit etmek dışında bir şey yapmadılar. Muhtemelen kuryelerle anlaşıp evrakları muhtara teslim ediyorlar ve ‘Biz gönderdik’ diyerek yasal süreyi başlatıyorlar. Bu bir dolandırıcılık yöntemi!” diyor.

Türkiye’de icra süreçleri, Borçlar Kanunu ve İcra İflas Kanunu’na göre sıkı kurallara bağlıdır. Bir borcun icraya gitmesi için öncelikle borçluya resmi tebligat yapılması ve itiraz süresi tanınması gerekir. Ancak Mehmet Ş.’nin durumunda böyle bir süreç işletilmemiş. Telefonla yapılan tehditler ise Türk Ceza Kanunu’nun 106. maddesine göre “tehdit suçu” kapsamına girebilir ve 6 aydan 2 yıla kadar hapis cezası gerektirebilir.

Turkcell’in Rolü ve Yeni Borçlar

Mehmet Ş., Turkcell’in sistemine tekrar girip kontrol ettiğinde, ödediği borca rağmen 1 TL 56 kuruşluk yeni bir borç göründüğünü ve bunu da ödediğini belirtiyor. Ayrıca başka bir mesajda, 112.6 TL’lik bir borcun da aynı firmaya devredildiği bilgisiyle karşılaşıyor:

“Ek olarak, asıl alacak tutarı 112.6 TL olan fatura borcunuz, faiz ve sair masraflar da ayrıca tarafınızdan tahsil edilmek üzere Nisan 2021 tarihinde AKS Alacak Yönetim Danışmanlığı ve Hizmetleri A.Ş.’ye devredilmiştir. İlgili firma ile 0212 373 55 80 numaradan iletişime geçebilirsiniz.”

112.6 TL’lik borcun 4 yıllık faizi (%49 üzerinden) hesaplansa:

Toplam (4 yıl): 112.6 x (1 + 0.49)^4 ≈ 550-600 TL

Bu borç için de 1600 TL veya daha fazlasını talep etmeleri durumunda yine aynı hukuksuzluk söz konusu olacak. Mehmet Ş., “Numaraların tamamını neden gizliyorlar? Madem borç bana ait, neden açıkça göstermiyorlar? Bu da şüphe uyandırıyor” diyerek Turkcell’in tutumunu da eleştiriyor.

0212 373 55 80 Kimlere Ait? Dolandırıcı mı?

0212 373 55 80 numarası, Google’da sıkça aranan ve hakkında “dolandırıcı mı?”, “kimlere ait?”, “güvenilir mi?” gibi soruların sorulduğu bir numara. Mehmet Ş.’nin yaşadıkları, bu numaranın AKS Alacak Yönetim Danışmanlığı adına kullanıldığını doğrulasa da, firmanın işleyişi ciddi şüpheler uyandırıyor. Telefonla tehdit, fahiş talepler ve resmi tebligat olmadan icra korkusu yaratma gibi yöntemler, bu tür firmaların vatandaşları mağdur etmek için kullandığı taktikler arasında.

Sert Eleştiri: “Bu İnsanlar Nasıl Bu Kadar Rahat Suç İşliyor?”

Mehmet Ş.’nin öfkesi büyük: “Türkiye ekonomisi zaten yerlerde. İnsanlar bir ekmek parası bulamazken, 52 TL’lik borcu 1600 TL’ye, hatta icrayla 5-6 bin TL’ye çıkarıp tehdit ediyorlar. Bu nasıl bir vicdansızlık? Dünyanın hiçbir yerinde böyle bir uygulama yok. Mafya mısınız, şirket misiniz belli değil!” Mehmet Ş., firmanın kendisini aramayıp yarım saat telefonda beklettiğini, yasal bir şirketin böyle davranamayacağını da ekliyor. Türkiye’de bir şirketin telefonla aranması durumunda, Tüketici Kanunu ve ilgili yönetmelikler gereği makul bir süre (genellikle 1-2 dakika) içinde yanıt vermesi beklenir. Yarım saatlik bekletme ise açıkça bir oyalama taktiği.

Vatandaşlara Çağrı: Dikkatli Olun!

Mehmet Ş.’nin hikayesi, bu tür firmalara karşı dikkatli olunması gerektiğini bir kez daha ortaya koyuyor. Eğer siz de 0212 373 55 80 veya benzeri numaralardan aranır ve abartılı taleplerle karşılaşırsanız:

Borcunuzu resmi kaynaklardan (örneğin Turkcell’in sitesinden) kontrol edin.

Tehdit edildiğinizde savcılığa suç duyurusunda bulunun.

Resmi tebligat olmadan icra işlemi başlatılamayacağını unutmayın.

Makul olmayan talepleri reddedin ve gerekirse tüketici derneklerinden destek alın.

Sonuç: AKS Alacak Yönetim Rezilliği Yerle Bir Olmalı!

AKS Alacak Yönetim Danışmanlığı ve 0212 373 55 80 numarası, Mehmet Ş.’nin yaşadıklarıyla bir kez daha şaibeli bir konuma düştü. 52 TL’lik borcu 1600 TL’ye, hatta icrayla 5-6 bin TL’ye çıkarmaya çalışan bu zihniyet, vatandaşları sömürmenin ve korkutmanın peşinde. Türkiye’de hukukun üstünlüğü varsa, bu tür firmaların kirli oyunları cezasız kalmamalı. Mehmet Ş.’nin sesi, binlerce mağdurun çığlığı olabilir. Bu dolandırıcılık şebekesi çöpe atılmalı, vatandaşlar bu rezillikten kurtarılmalı!