İzmir’de Trafik Çilesi: Denetimsizlik, Tecrübesizlik ve Sorumsuzluk Yollarda Kriz Yaratıyor

Ege’nin incisi İzmir, tarihi dokusu ve sıcakkanlı insanlarıyla bilinir, ancak son yıllarda şehirde giderek büyüyen bir sorun var: trafik kaosu. Yollarda sıkışan araçlar, hatalı parklar, hararet yapan motorlar ve her köşede görülen trafik ihlalleri, hem İzmirliyi hem de şehre gelen ziyaretçileri bezdirmiş durumda. Susmaz Ekibi olarak, günlerce İzmir’in sokaklarını karış karış gezerek bu sorunun nabzını tuttuk. Ortaya çıkan tablo, acilen çözüm bekleyen bir şehir portresi çiziyor.
Yollarda Karmaşa: Acemi Sürücüler mi, Kuralsız Rahatlık mı?
İzmir’in trafiği, adeta bir sabır testi. 35 plakalı araçların yoğunluğu, yollarda aniden beliren hatalı manevralar, sinyalsiz dönüşler ve kurallara uymayan sürücüler, trafiği içinden çıkılmaz bir hale getiriyor. Şehir sakinleri, bu durumu “İzmir’in rahat yaşam tarzı” ile açıklamaya çalışsa da, direksiyon başındaki bu “rahatlık” çoğu zaman tecrübesizlik ve sorumsuzlukla karışıyor. Yaptığımız gözlemler, İzmir yollarında sürücülerin temel trafik kurallarına uymakta zorlandığını gösteriyor. Örneğin, ana arterlerde şerit değiştirirken sinyal vermeyen sürücüler, hatalı parklarla yolları daraltan araçlar ve trafik ışıklarına aldırmayanlar, günlük hayatın bir parçası haline gelmiş.
Alkollü Sürücüler ve Denetim Eksikliği
İzmir’in trafik sorununda en vahim noktalardan biri, alkollü araç kullanımı. Geceleri özellikle sahil şeridinde, Konak’ta, Bornova’da ve Karşıyaka’da yaptığımız gözlemler, alkollü sürücülerin yollarda ciddi bir tehlike oluşturduğunu ortaya koydu. Türkiye genelinde alkollü araç kullanımıyla mücadele için cezalar ağırlaştırılsa da, İzmir’de denetimlerin yetersizliği bu sorunun büyümesine neden oluyor. Bir trafik polisiyle yaptığımız görüşmede, “Denetimler artsa da, bazı sürücüler hala risk almaktan çekinmiyor,” ifadesi dikkat çekti. Bu durum, hem yayaların hem de diğer sürücülerin güvenliğini tehlikeye atıyor.
Sanayi Siteleri: Tamir mi, Eziyet mi?
İzmir’in trafik sorununun bir diğer yansıması, şehirdeki devasa sanayi sitelerinde görülüyor. Çiğli’den Karabağlar’a, Bornova’dan Menemen’e uzanan altı büyük sanayi bölgesini ziyaret ettik. Karşılaştığımız manzara, araç kullanmayı bilmeyen sürücülerin sıkça arıza yapan araçlarıyla sanayilere akın etmesi. Ancak burada da sorun bitmiyor. Yoğunluktan dolayı bir ay sonrasına randevu veren tamirciler, çalışmayan atölyeler ve bazı işletmelerin güvenilirlikten uzak hizmetleri, sürücüleri çileden çıkarıyor. Hatta bazı vatandaşlar, araçlarını şehir dışına çekiciyle götürüp tamir ettirmeyi tercih ediyor. Bu, hem zaman hem de maddi kayıp anlamına gelirken, İzmir’in trafik yükünü daha da ağırlaştırıyor.
Ambulanslar Bile Yolda Kalıyor
Trafik kaosunun en dramatik yüzü, acil durum araçlarının yaşadığı zorluklar. Bir ambulans şoförüyle yaptığımız görüşmede, “Yol vermeleri gereken yerde bize korna çalıyorlar. Acil hastaya ulaşmamız gerekirken, trafikte sıkışıp kalıyoruz,” diyerek isyan etti. Bu durum, yalnızca bir trafik sorunu değil, aynı zamanda bir toplumsal bilinç eksikliği. İzmir’de sürücülerin, acil durum araçlarına öncelik verme alışkanlığının zayıf olması, hayati riskler doğuruyor.
Çözüm İçin Ne Yapılmalı?
İzmir’in trafik sorunu, yalnızca sürücülerin tecrübesizliğiyle açıklanamaz. Şehirdeki altyapı eksiklikleri, ana arterlerin şehir içinden geçmesi ve ağır vasıtaların yoğunluğu, trafiği daha da karmaşık hale getiriyor. Yerel yönetimlerin, yolları genişletme, asfalt kalitesini iyileştirme ve bakım çalışmalarını hızlandırma gibi adımlar atması gerekiyor. Ayrıca, İzmir Emniyet Müdürlüğü’nün trafik denetimlerini sıkılaştırması, özellikle alkollü araç kullanımı ve trafik ihlallerine karşı daha caydırıcı önlemler alması şart. Sürücü eğitimine daha fazla yatırım yapılması, yeni sürücülerin trafiğe çıkmadan önce yeterli tecrübeyi kazanması için uygulamalı eğitim programlarının hayata geçirilmesi de elzem.
İzmir’e Yakışmayan Bir Tablo
İzmir, tarihi ve kültürel zenginlikleriyle Türkiye’nin en güzel şehirlerinden biri. Ancak trafik kaosu, bu güzellikleri gölgede bırakıyor. Susmaz Ekibi olarak, İzmir’in her köşesini gezerek bu sorunu yerinde inceledik. Alkollü sürücülerden, sanayi sitelerindeki aksaklıklara; ambulansların yol alamamasıdan, denetim eksikliğine kadar uzanan bu tablo, acilen müdahale gerektiriyor. İzmir halkı, daha güvenli ve akıcı bir trafik için ilgili kurumların harekete geçmesini bekliyor. Şehir, bu kaostan kurtularak hak ettiği yaşanabilirliği geri kazanmalı.