İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu Yolsuzluk Soruşturması Kapsamında Tutuklandı

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen yolsuzluk soruşturması kapsamında 23 Mart 2025 tarihinde tutuklandı. Tutuklama kararının ardından İçişleri Bakanlığı, İmamoğlu’nun geçici bir tedbir olarak görevinden uzaklaştırıldığını açıkladı. İstanbul’un yönetiminde önemli bir dönüm noktası oluşturan bu gelişme, kamuoyunda farklı görüşlerin ortaya çıkmasına neden oldu. İşte soruşturmanın detayları ve yaşanan süreç.

Tutuklama Kararı Nasıl Verildi?

Soruşturma, 19 Mart 2025’te İstanbul’da geniş çaplı bir operasyonla başladı. İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun yanı sıra çok sayıda belediye çalışanı ve iş insanı gözaltına alındı. Savcılık, İmamoğlu’nu “suç örgütü kurmak ve yönetmek”, “rüşvet almak”, “ihaleye fesat karıştırma” ve “irtikap” suçlamalarıyla itham etti. Dört gün süren gözaltı sürecinin ardından İmamoğlu, Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Hakimlik, yapılan sorgunun ardından “kaçma şüphesi” ve “delillerin karartılma ihtimali” gerekçeleriyle İmamoğlu’nun tutuklanmasına hükmetti.

Tutuklama kararına İmamoğlu’nun avukatları itiraz ederken, İmamoğlu’nun ifadesinde suçlamaları kabul etmediği ve soruşturmayı “hukuki değil, siyasi bir süreç” olarak nitelendirdiği öğrenildi. Savcılık ise iddialarını destekleyen deliller arasında tanık beyanları, MASAK raporları ve bazı ses kayıtlarının bulunduğunu belirtti.

İçişleri Bakanlığı’ndan Görevden Uzaklaştırma

İmamoğlu’nun tutuklanmasının hemen ardından İçişleri Bakanlığı, resmi bir açıklama yayımladı. Bakanlık, Anayasa’nın 127. maddesi ile 5393 sayılı Belediye Kanunu’nun 47. maddesi uyarınca İmamoğlu’nun geçici olarak görevinden uzaklaştırıldığını duyurdu. Açıklamada şu ifadeler yer aldı:

“İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, İstanbul 10. Sulh Ceza Hakimliği’nin 23.03.2025 tarihli ve 2025/348 sorgu sayılı kararıyla tutuklanmış; bu nedenle geçici bir tedbir olarak görevinden uzaklaştırılmıştır.”

Bakanlık, İBB’ye kayyum atanıp atanmayacağına dair henüz bir bilgi vermedi. Ancak İstanbul Valiliği’nin, belediye yönetiminin devamlılığını sağlamak için bir vekil atama üzerinde çalıştığı belirtiliyor.

Soruşturmanın Temeli: Yolsuzluk İddiaları

Soruşturma, İBB iştiraklerinde ve İmamoğlu’nun Beylikdüzü Belediye Başkanlığı döneminden itibaren bazı projelerde usulsüzlük yapıldığı iddialarına dayanıyor. Savcılık, İmamoğlu’nun belediye iştirakleri olan Medya A.Ş., KİPTAŞ, İSFALT ve Kültür A.Ş. üzerinden ihale süreçlerinde manipülasyon yapıldığını, iş insanlarından rüşvet alındığını ve bu paraların farklı kanallarla aklandığını öne sürüyor.

Dosyada dikkat çeken bir diğer unsur ise “CHP’de para sayma görüntüleri” olarak bilinen video kayıtları. 2024’te sosyal medyada yayılan bu görüntüler, CHP İstanbul İl Başkanlığı binasının satın alınması sürecinde elden para teslim edildiği iddiasıyla ilişkilendirildi. Savcılık, bu olayı yolsuzluk ağının bir parçası olarak değerlendiriyor.

Operasyonun Kapsamı

19 Mart’ta başlayan operasyon, toplamda 106 kişiyi kapsadı. İmamoğlu ile birlikte gözaltına alınan isimlerden 48’i tutuklandı, 41’i adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı, geri kalanların işlemleri ise devam ediyor. Tutuklananlar arasında İBB’ye yakın bazı yöneticiler de bulunuyor: Medya A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun, İstanbul Planlama Ajansı Başkanı Buğra Gökçe ve Kültür A.Ş. Genel Müdürü Murat Abbas bu isimlerden bazıları.

Kent Uzlaşısı Soruşturmasından Farklı Bir Sonuç

İmamoğlu’nun aynı dönemde “kent uzlaşısı” adı verilen bir başka soruşturmadan serbest bırakılması ise dikkat çekti. Bu soruşturma, 31 Mart 2024 yerel seçimlerinde CHP ile DEM Parti arasında dolaylı bir işbirliği yapıldığı ve bu durumun “terör örgütüne yardım” olarak yorumlandığı iddialarına dayanıyordu. Ancak hakimlik, bu dosyada İmamoğlu aleyhinde yeterli delil bulunmadığına karar vererek serbest bırakılmasını onayladı.

Kamuoyunda Yankılar

Tutuklama kararı, farklı kesimlerden çeşitli tepkiler aldı. CHP yönetimi, süreci “milli iradeye müdahale” olarak nitelendirirken, iktidar kanadı ise “hukukun işlediğini” vurguladı. İstanbul’da bazı vatandaşlar kararı protesto etmek için sokaklara çıkarken, polis ekipleri güvenlik önlemlerini artırdı. İstanbul Valiliği, 19-23 Mart arasında kentte toplantı ve gösteri yasağı uygulandığını duyurdu.

İBB’nin Geleceği Ne Olacak?

İmamoğlu’nun görevden uzaklaştırılmasıyla birlikte, İBB’nin yönetimi konusunda belirsizlik sürüyor. Belediye meclisinin nasıl bir yol izleyeceği ve geçici bir başkan vekilinin kim olacağı önümüzdeki günlerde netleşecek. Soruşturmanın devam eden aşamaları ise hem hukuki hem de siyasi açıdan yakından takip ediliyor.

Bu gelişmeler, İstanbul’un yerel yönetim dinamiklerini ve Türkiye’nin siyasi atmosferini etkileyecek gibi görünüyor. Sürecin nasıl ilerleyeceği, yargı kararları ve resmi açıklamalarla şekillenecek. İstanbul’un nabzını tutmaya devam edeceğiz.