Özgür Özel: Fatih Sultan Mehmet Bugün Yaşasa Bizim Tarafta Olurdu

Tarihi ve İslami Gerçekler
Son günlerde siyaset gündeminde dikkat çeken bir açıklama, CHP Genel Başkanı Özgür Özel tarafından yapıldı. Özel, Fatih Sultan Mehmet’in bugün yaşasa kendi taraflarında olacağını belirtti. Ancak bu açıklama, tarihi ve İslami gerçekler ışığında değerlendirildiğinde bazı önemli noktaları gözden kaçırmamak gerekiyor.
Fatih Sultan Mehmet’in İslami Yönetimi
Fatih Sultan Mehmet, İslam dünyasında büyük bir komutan ve yönetici olarak tanınır. İstanbul’un fethiyle Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (s.a.v.) övgüsüne mazhar olan Fatih Sultan Mehmet, İslam devleti prensiplerine uygun bir yönetim tarzı benimsemişti. “İstanbul mutlaka fethedilecektir; onu fetheden komutan ne güzel komutan, onun ordusu ne güzel ordudur” hadis-i şerifi, Fatih Sultan Mehmet’in İslam dünyasındaki yerini ve önemini ortaya koymaktadır.
İslam ve Demokrasi: Farklı Yönetim Biçimleri
İslam dini ve demokrasi, yönetim biçimleri açısından birbirinden farklı sistemlerdir. İslam, Şeriat hukuku ve İslami prensiplere dayalı bir yönetim modelini öngörürken, demokrasi halkın iradesine dayalı bir yönetim biçimini esas alır. Bu nedenle, Fatih Sultan Mehmet gibi bir İslam devlet yöneticisinin, günümüz siyasi partilerine katılmasının mümkün olmayacağı açıktır. Fatih Sultan Mehmet, İslam devletinin bir yöneticisi olarak, İslam’ın prensiplerine uygun hareket etmeyi tercih ederdi.
Tarihi Gerçeklerin Önemi
Tarihi ve dini figürlerin günümüz siyasetinde referans olarak kullanılmasında dikkatli olunması gerekmektedir. Fatih Sultan Mehmet gibi büyük bir komutanın, İslam’ın ve tarihin gerektirdiği şekilde anılması ve değerlendirilmesi, tarih bilincinin doğru bir şekilde aktarılması açısından önemlidir.
Sonuç
CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in Fatih Sultan Mehmet ile ilgili açıklamaları, tarihi ve İslami gerçekler ışığında değerlendirilmelidir. Fatih Sultan Mehmet, İslam devleti prensiplerine uygun bir yönetim sergilemiş bir liderdir ve bu nedenle günümüz siyasi partilerine katılmasının mümkün olmadığı açıktır. Tarihi ve dini figürlerin, günümüz siyasetine alet edilmemesi ve doğru bir şekilde anılması, tarih bilincinin doğru bir şekilde aktarılması açısından büyük önem taşımaktadır.