TACİKİSTAN’DA BAŞÖRTÜSÜ VE DİNİ BAYRAMLAR YASAKLANDI: YENİ DÜZENLEMELER VE CEZALAR
Nüfusunun yüzde 98’i Müslüman olan Tacikistan’da, yeni yasa ile başörtüsü kullanımı ve çocukların dini bayramları kutlaması yasaklandı. Yasa, “Tacik kültürüne yabancı” kıyafetlerin giyilmesini de kapsıyor ve ihlaller için yüksek para cezaları öngörüyor.

Tacikistan’da, parlamentonun üst kanadı Milli Meclis tarafından kabul edilen yasa tasarısına göre, başörtüsü kullanımı ve çocukların dini bayramları kutlaması yasaklandı.
Başörtüsü yasağını içeren bu yeni düzenleme, Cumhurbaşkanı İmamali Rahman tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi. Yasa, Tacik kültürüne aykırı olarak görülen türban, başörtüsü ve diğer İslami sembolleri içeren kıyafetlerin kullanımını yasaklıyor. Ayrıca, çocukların Ramazan ve Kurban bayramlarında ev ev dolaşarak bayramlık istemesi gibi gelenekler de artık yasak kapsamında.
Yasa, “Tacik kültürüne yabancı” kıyafetlerin giyilmesini, ithal edilmesini, satılmasını ve reklamının yapılmasını yasaklıyor. Bu kurala uymayan bireyler 740 dolar, kurumlar ise 5 bin 400 dolara kadar para cezasına çarptırılacak. Hükümet yetkilileri ve dini otoriteler için ise cezalar daha da yüksek olacak.
Tacikistan’da başörtüsüne yönelik baskılar yeni değil. 2007 yılından bu yana çeşitli kısıtlamalar getirilmişti. Okullarda başlayan yasaklar, zamanla tüm kamu kurumlarına yayılmış ve 2017 yılında kadınlar Tacik kıyafetleri giymeye teşvik edilmişti. Bunun yanı sıra, sakal uzatmak da gayri resmi olarak yasaklanmış ve birçok kişinin sakalları polis tarafından zorla tıraş edilmişti.
Susmaz olarak biz, bu yasakların Müslümanların dini özgürlüklerine ciddi bir darbe vurduğunu düşünüyoruz. İslam dini, her bireyin inançlarını özgürce yaşama hakkını savunur ve bu tür yasaklar bu temel özgürlüğü kısıtlar.
Tacikistan’daki Müslümanlar, bu yasaklara karşı sessiz kalmamalı. Dini sembollerin yasaklanması, kişilerin kimliklerini ve inançlarını ifade etmelerini engeller. Biz Susmaz olarak, bu yasağın İslam dinine olan saygıyı ve dini özgürlükleri kısıtladığını düşünüyoruz.
Uluslararası toplum ve insan hakları örgütleri, bu tür yasaklara karşı daha güçlü bir duruş sergilemelidir. Dini özgürlüklerin korunması, her bireyin temel hakkıdır ve bu hakların korunması için tüm Müslümanların birlik içinde hareket etmesi gerekmektedir.
Tacikistan’daki Müslüman kardeşlerimize destek olmalı ve dini özgürlüklerin korunması için uluslararası düzeyde farkındalık yaratmalıyız. Susmaz olarak, Tacikistan’daki bu yasakların kaldırılması için mücadele etmeye kararlıyız.